Behlül Dânâ Sultan: Rüya ile Gerçek Arasında

Behlül Dânâ‘nın hikmetli sözleri, bazen en sıradan anlarda ortaya çıkar ve insanı derin düşüncelere dalar. Mezarlıkta yaşadığı bu rüya hikayesi, hayatın geçiciliği üzerine unutulmaz bir ders içeriyor.


Hikaye

Bir gün Halife Hârun Reşit, hikmetli sözleriyle meşhur olan Behlül‘ü görmek istedi. Adamlarını gönderip onu huzuruna getirmelerini emretti.

Görevliler Behlül’ü şehrin mezarlığında boş bir mezar içinde huzurla uyurken buldular. Bu manzara karşısında şaşkına döndüler.

Behlül’ü uyandırdıklarında:

“Ne yaptınız siz? Beni padişahlık makamından indirdiniz! Şimdi ben ne yapacağım?” diye sitem etti.

Görevliler bu sözleri Halife’ye ilettiler. Hârun Reşit bu sözlere anlam veremedi. Behlül huzuruna geldiğinde:

“Ey Behlül! Bu ne hal? Sen hangi padişahlıktan indirildin?” diye sordu.

Behlül cevap verdi:

“Ey Halife! Rüyamda kendimi hükümdar olmuş gördüm. Tahtımda oturuyordum, hizmetçilerim vardı. Saltanat içindeydim. Lakin adamların beni uyandırıp tahtımdan ettiler.”

Hârun Reşit gülerek:

“Ey Behlül! Rüyadaki padişahlığa itibar olur mu hiç?” dedi. Saraydakiler de bu sözlere güldüler.

Bunun üzerine Behlül şu cevabı verdi:

“Ey müminlerin emiri! Ben gözlerimi kapatınca sultan oluyorum. Sen gözlerini kapayınca ebediyen saltanatından olacaksın. Şimdi söyle, hangimizin padişahlığı daha değersiz?”

Hârun Reşit bu hakikat karşısında söyleyecek söz bulamadı.


Hikayenin Derin Anlamı

Bu hikaye, hayatın geçiciliği konusunda çarpıcı bir benzetme yapıyor. Behlül Dânâ’nın kurduğu paralel şaşırtıcı derecede etkili:

Rüyadaki Saltanat: Birkaç saatlik, gözler açıldığında biten, geçici bir hayal.

Dünyadaki Saltanat: Birkaç on yıllık, ölümle birlikte biten, aynı şekilde geçici bir durum.

Her ikisi de nihayetinde “uyanmak” ile sona eriyor. Biri sabah uyanışıyla, diğeri ölümle…

Mezarlıktaki Ders

Behlül’ün mezarlıkta uyuması da tesadüf değil. Ölümü hatırlatan bu mekan, rüya ile gerçek arasındaki benzerliği daha da güçlü kılıyor. Mezarlık, herkesin son durağının aynı olduğunu hatırlatan bir yerken, orada gördüğü rüyada hükümdar olması ironik bir durum yaratıyor.

Günümüze Mesajı

Bu hikaye, modern yaşamda da geçerliliğini koruyor. Günümüzde insanlar makam, mevki, servet peşinde koşarken, bunların hepsinin geçici olduğunu unutabiliyor. Behlül Dânâ’nın mesajı nettir:

Asıl önemli olan, geçici dünyadaki başarılarımız değil, ebedi hayata hazırlığımızdır. Çünkü buradaki en büyük taht bile, nihayetinde rüyadaki taht kadar geçicidir.

Bu hakikat karşısında Hârun Reşit’in sessiz kalması, söylenen sözün ne kadar derin ve çürütülemez olduğunun göstergesidir. Sonuçta en güçlü sultan bile, gözlerini kapattığında sıradan bir insandır.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir