Ubeydullah-ı Ahrar Hazretleri’nin Gizli Sırrı: Bir Duanın Gücü

Büyük mutasavvıf ve âlim Ubeydullah-ı Ahrar Hazretleri‘nin manevi yükselişinin ardındaki sır, belki de pek çoğumuzun hafife aldığı bir alışkanlıkta gizliydi: Dua almak.

Unutulmayan Dua

Ubeydullah-ı Ahrar Hazretleri’nin hayat prensiplerinden biri, her iş yaptığı kişiden mutlaka dua almaktı. Bu sadece bir nezaket değil, samimi bir inanç ve alışkanlıktı.

Bir gün köyde alışveriş yapmış ve eve dönmüştü. O zamanlar köyler arası ulaşım oldukça zorlu ve mesafeliydi. Ancak eve vardığında bir eksiklik hissetmişti: Alışveriş yaptığı kişiden dua almayı unutmuştu.

Geri Dönüş

Bu durum onu o kadar rahatsız etmişti ki, tüm zorluklara rağmen tekrar yola çıkarak o kişinin yanına gitti.

Adam Ubeydullah-ı Ahrar Hazretleri’ni görünce şaşırmıştı: “Hayrola, bir şey mi oldu? Neden geri döndün?”

Ubeydullah-ı Ahrar Hazretleri samimi bir şekilde cevapladı: “Benim bir âdetim vardır, her iş yaptığım kişiden dua alırım. Eve gidince senden dua almadığımı hatırladım, dua almak için geldim.”

Hayat Değiştiren Dua

Bu samimiyeti gören adam, ellerini açarak şu duayı etti: “Ya Rabbi, aç bunun kalb gözünü!”

İşte bu dua, Ubeydullah-ı Ahrar Hazretleri’nin manevi yolculuğunda dönüm noktası olmuştu. Büyük bir veli yapan asıl güç, bu sade duanın içindeki samimi niyetti.


Bir Alışkanlığın Gücü

Bu hikaye bize gösteriyor ki, bazen hayatımızı değiştirecek fırsatlar en sıradan anlarda gizli olabilir. Ubeydullah-ı Ahrar Hazretleri’nin dua alma alışkanlığı, sadece bir nezaket gösterisi değil, kalbi açık tutmanın ve her insanla kurulan bağda hayır aramanın bir yoluydu.

Belki de bugün bizim de, karşılaştığımız her insanda bir hayır kapısı, her dua da manevi bir fırsat görmemiz gerekiyor.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir